Tanzimat’tan sonra edebiyatımıza giren ve Cumhuriyet döneminde yaygınlaşan roman türü, başlangıcından günümüze pek çok aşamadan geçmiştir. İlk olarak halkı bilinçlendirme noktasında bir araç olarak görülen roman, Batılı kaynakların da taranmasıyla zaman içerisinde daha sanatsal bir tür olarak edebiyatımıza yerleşmiştir.
Türk edebiyatında mutlaka okunması gereken 5 romanı sizler için listelediğimiz gibi, her birinin de altına hakkında yazılmış birer inceleme yazısı bıraktık. Keyifli okumalar dileriz.
1) Yaban | Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Kurtuluş Savaşı yıllarında geçen roman köylü ile aydın arasındaki uçurumu anlatmakta ve milli meseleler karşısında ilgisizleşmiş topluma karşı durduğu için yaban olarak adlandırılan karakterin yabancılaşarak girdiği bunalımı ele almaktadır.
İlgili Makaleler:
Yaban Romanında Tutunamama Teması
Yaban Romanında İnsan ve Mekan
2) Ölmeye Yatmak | Adalet Ağaoğlu
Batılılaşan Türkiye’yi merkezine alan eser siyasi kutuplaşmaları ana karakter Aysel üzerinden sorgular. Aysel bir aydın olarak siyasi çekişmelerin içinde bunalımlar yaşar ve oradan oraya savrulur. Bu savrulma sonunda onu ölmeye yatırır.
İlgili Makale:
Ölmeye Yatmak Romanında “Modern Roman” Unsurları
3) İnce Memed | Yaşar Kemal
İnce Memed bir isyanın romanıdır. Ağalık sistemi karşısında ezilen, geri kalmış bir köylü toplumu anlatılır. İnce Memed ise tüm bu zorbalığa karşı çıkacak ve isyan edecek olan kahramandır. Roman bir eşkıyanın efsanevi öyküsünü anlatmaktadır.
İlgili Makale:
Bir Romanın Serüveni: İnce Memed
4) Tutunamayanlar | Oğuz Atay
Turgut Özben, arkadaşı Selim Işık’ın intihar etmesiyle sarsılır. Bu intiharın arkasındaki sırları öğrenmek için Selim Işık’ın hayatında bir keşfe çıkar. Selim Işık topluma yabancılanmış, düşündüğü için yalnızlaşmış bir kişidir, bir tutunamayandır. Bu keşfin sonunda Turgut Özben, Selim’i bulurken kendini kaybedecektir.
İlgili Makaleler:
Tutunamayanlar Üzerine Bir İnceleme
Tutunamayanlar Romanında Postmodernizm Etkisi
5) Çalıkuşu | Reşat Nuri Güntekin
Âşık olduğu Kamran’ın başkasıyla görüştüğünü öğrenince on unutmak için Anadolu’ya öğretmenlik yapmaya giden Feride’nin hikâyesidir Çalıkuşu. Romanın ismi küçüklüğünde yaramaz olmas nedeniyle kendisine takılan lakaptır. Reşat Nuri, Çalıkuşu romanında kalp kırıklığıyla çevrelenmiş bir aşkı ve bir öğretmen gözünden Anadolu halkının sıkıntılarını anlatır.
İlgili Makale: