Her güzellik, ruhumda ayrı bir yara
açarak geçer.”
–Siyah İnciler –
Güzellik, ey büyük rûh-ı meâlî,
Açan her hisse, pehnâ-yı ebedden
Derin bir ufk-ı müstesnâ-yı hülyâ!
Hakayık zıll-ı hülyâ-perverinden
Alırken ince bir bâl-i hayâlî,
Olur ma’nâ-yı leyl-â-leyl-i hilkat
Müzehheb, hande-ver bir şi’r-i rü’yâ…
Evet, ey heykel-i zîbâ-yı rikkat
Olur pîşinde rûmâl-i tezellül
Küçüklükler, büyüklükler, semalar…
Olur hattâ benim kalb-i alîlim,
Benim hissim, benim şi’rim –emînim–
Senin nûrunla bî-hûş-ı tesellî.
Evet, dâim hayâlâtımda belli
Durur ma’nâ-yı ta’zîmin senin hep
Senin ey hande, ey şi’r-i müzehheb!..
Senin nûrunla ka’imdir hayâtım
(Mecmua-yı Edebiye, 20.03.1902)