Beyaz Perdenin En Yakışan Çiftleri

1.Noah ve Allie – The Notebook (Not Defteri)

Nicholas Sparks’ın aynı adlı romanından 2004 yılında beyaz perdeye uyarlanan film en dokunaklı aşk filmlerinden biri. 1940’lı yıllarda geçen hikâye 17 yaşında zengin, şımarık ancak bir o kadar da iyi kalpli olan Allie ile Allie’nin ailesiyle beraber geldiği tatil sırasında âşık olduğu Noah arasındaki aşk hikâyesini ele alıyor. Allie’nin aksine Noah maddi anlamda sıkıntılı bir aileden gelmektedir. Ancak aralarındaki bu fark onların birbirlerine delice âşık olmalarına engel olamaz. Aralarında yalnızca sınıfsal anlamda değil karakter anlamında da zıtlık vardır. Yine de birbirlerine çekilirler ve doludizgin bir aşk yaşarlar. Ancak 2.Dünya Savaşı’nın patlak vermesi bu iki âşığın önünde bir engel oluşturacaktır. Allie rolünde Rachel McAdams’ı izlediğimiz filmde Noah rolüyle Ryan Gosling karşımıza çıkıyor. Set aşkının gerçeğe de dönüştüğünü biliyoruz, bu nedenle ikilinin filmdeki kimyası için yorum bile yapmaya gerek yok. İzlerken gözyaşlarınızı tutamayacağınız bu filmde buram buram bir aşk kokusu var.

2.William ve Anne – Notting Hill (Aşk Engel Tanımaz)

1999 yapımı Roger Michell imzalı film, Notting Hill’de sıradan bir kitapçı olan William’ın kitapçısına dünyaca ünlü Anna Scott’un gelmesiyle başlayan bir aşk macerasını ele alınıyor. Mesafeli ve soğuk biri olan Anna, William’ın ilgisi ve sempatikliğinden etkilenerek kalıplarının dışına çıkar ve onun sıradan ama samimi dünyasının içine girer. Yine de ikisinin aşkı hiç kolay olmayacaktır zira Anna kariyeri ve aşkı arasında bocalayacaktır. Filmde William rolünde Hugh Grant’i izlerken başrolü onunla doksanların en ikonik isimlerinden olan Julia Roberts paylaşıyor. Roberts buzdan prensesi ne kadar iyi canlandırıyorsa Grant de bu beyaz atlı prensi hakkını vererek oynuyor. İkilinin arasındaki bu imkânsız aşk oyuncuların performansları ve uyumları ile izlenmesi gereken bir romantik film atmosferi yaratıyor.

3.Oliver ve Jennifer – Love Story (Aşk Hikâyesi)

Unutulmaz film müziklerinden Francis Lai’nin bestesi filmle aynı adı taşıyan Love Story adlı bestenin sahibi olan film, bildiğimiz zengin erkek-fakir kız hikâyesini masalsı bir şekilde işliyor. 1970 yapımı bu film listedeki en eski filmlerden biri olmasına rağmen karakterlerin benzersiz uyumuyla mutlaka listede yer alması gerekenlerden. Köklü ve zengin bir ailenin oğlu olan Oliver, müzik öğrencisi genç ve güzel bir kız olan Jennifer ile tanışır ve ona âşık olur. Ancak babası oğlunun bu kızla bir geleceği olmasını istememekte, oğlunun bu kızla evlenmesine karşı çıkmaktadır. Babasının harçlığını kesmesine ve onu mirasından mahrum etmesine rağmen Oliver aşkına sahip çıkar. İkili zorlu şartlara rağmen evlenirler. Oliver’ın babasının mani olamadığı bu ilişki bu defa yeni bir zorlukla sınanacaktır. Jennifer lösemidir ve fazla zamanı kalmamıştır. Bir zamanların en güzel kadınlarından olan Ali MacGraw filmde Jennifer rolündeyken partneri ise Oliver karakterine can veren Ryan O’Neal. Film o kadar sevildi ki Oliver’ın Jennifer’dan sonraki hayatına odaklanan bir devam filmi geldi ancak başrolde Ali MacGraw olmayınca devam filmi aynı başarıyı yakalayamadı. Yıllar sonra yeniden bir etkinlik için bir araya gelen Ali MacGraw ve Ryan O’Neil sırf o dönemin değil günümüzün de en sevilen sinema çiftlerinden.

4.Clementine ve Joel – Eternal Sunshine of The Spotless Mind (Sil Baştan)

En İyi Orijinal Senaryo dalında Oscar ödülü sahibi 2004 yapımı film bir kumsalda tanışan, birbirlerinin tam zıttı olan Clementine ve Joel’in ilişkisini ekrana yansıtıyor. Clementine dışa dönük, tez canlı bir kızken Joel sessiz ve sakin bir adamdır. Birbirlerine bir şekilde âşık olan çift arasında zamanla sorunlar çıkmaya başlar. İki yılın ardından bir gün Joel, Clementine’in gelişmiş bir teknoloji yardımıyla bu ilişkiyi hafızasından sildirdiğini öğrenir. Bu duruma çok bozulan Joel da aynı şeyi istemektedir, bu ilişkiyi kendi hafızasından sildirmek. Ancak zihninde bu silinme esnasında izledikleri ona bu beraberliğin güzel günlerini de hatırlatacaktır. Joel güzel anıları kaybetmek istemez, pişman olmuştur. Sıra dışı konusu ve ilginç anlatım tekniğiyle Sil Baştan, aşk ilişkilerindeki kaçınılmaz sorgulamayı usta bir şekilde ele alıyor. Genelde komedi ağırlıklı yapımlarda rol alan Jim Carrey’e Clementine rolüyle Kate Winslet eşlik ediyor. Joel’in dinginliğinin yanında filmde ilginç saç renkleriyle karşımıza çıkan Winslet, Carrey ile harika bir uyum yakalamış.

5.Bella ve Edward – Twilight (Alacakaranlık) Serisi

En yakışan beyaz perde çiftlerini sıraladığımız bu listede bir zamanlar fenomen çiftine yer vermeden edemedik. Stephenie Meyer’in çok satan kitabından sinemaya uyarlanan film, annesi yeniden evlenince hiç istemediği hâlde babasının yanına, Forks adlı bir kasabaya yerleşen Bella Swan’ın macerasını konu ediniyor. Bella burada yeni bir okula başlar ve kısa sürede biyoloji sınıfındaki Edward’dan hoşlanmaya başlar. Edward oldukça yakışıklıdır fakat mesafeli ve soğuktur. Başlarda Bella’ya uzak davranmasına rağmen Edward kendine yenilerek Bella’ya yaklaşır. Ancak onun Bella’dan kaçması için gerekli sebepleri vardır. Edward bir vampirdir ve bu aşk her ikisi için de oldukça tehlikelidir. Yine de tüm tehlikelere karşı çift bir araya gelecektir. Dört kitap, beş filmden oluşan seride Edward ve Bella rollerinde sırasıyla Robert Pattinson ve Kristen Stewart’ı izliyoruz. Kamera önündeki aşkları bir dönem kamera arkasında da devam eden çift filmin yayınlandığı dönemde oldukça yoğun bir ilgiyle karşılanmışlardı. Bu vampir-insan aşkı hem okuyanları hem de izleyenleri soluksuz bırakmıştı.

6.Tim ve Mary – About Time (Zamanda Aşk)

2013 yapımı About Time, zamanda yolculuk yapabilen genç bir adamın hikâyesine odaklanıyor. 21 yaşına geldiğinde ailesindeki erkeklerin zamanda yolculuk yapabildiğini öğrenen Tim bu özelliğini aşkı bulmak için kullanacaktır. Bütün çabaları başarısızlıkla sonuçlanan Tim sonunda hayallerinin kızıyla tanışır: Mary. Ancak Tim’in yaptığı birtakım hatalar ikilinin arasında bir engel oluşturacaktır. Yine de Tim, Mary ile olabilmek için her şeyi yapacaktır. Domhnall Gleeson’ı Tim rolünde izlediğimiz filmde ona Tim’in hayatının aşkı olan Mary rolüyle romantik filmlerin aranan yüzü Rachel MacAdams eşlik ediyor. Film aşırılıktan uzak, oldukça samimi bir dille çekilmiş. Tim ve Mary arasındaki aşk “Keşke böyle bir aşk yaşasam!” dedirtecek cinsten.

7.Rose ve Jack – Titanic

Başarılı yönetmen James Cameron yönetmenliğinde 1997’de sinemaseverlerle buluşan Titanic, “Titanik faciasını” imkânsız bir aşkla süsleyerek izleyiciye sunuyor. “Titanic” adlı son teknoloji ürünü dev bir transatlantik ile yola çıkanlar arasında genç ressam Jack ile nişanlısı ve annesiyle beraber gemide olan Rose adlı bir genç kız vardır. İkili tesadüfen tanışırlar ve aralarında bir bağ oluşur. Jack ve Rose arasında bir sınıf farkı vardır ama bu yakınlaşmalarına engel olamaz. Ancak yola çıkılmasından dört buçuk gün sonra gemi bir buz dağına çarpar ve her şey tepetaklak olur. Rose ve Jack rollerinde Oscar’lı oyuncular Kate Winslet ile Leonardo DiCaprio’yu izliyoruz. Başka filmlerde de birlikte rol alan ikili beyaz perdenin en yakıştırılan çiftlerinden.

8.Pat ve Tiffany – Silver Linings Playbook (Umut Işığım)

Toplam sekiz dalda Oscar adaylığı kazanan 2012 yapımı Silver Linings Playbook dramın komedi ile süslendiği çok renkli bir film. Eski bir tarih öğretmeni olan Pat eşini başka bir adamla yakaladıktan sonra ciddi bir travma geçirir ve bir süre rehabilitasyonda kalır. Çıktıktan sonra başta karısı olmak üzere kaybettiği her şeyi geri kazanmak isteyen Pat bir arkadaş yemeğinde eşini kaybetmiş genç bir kadın olan Tiffany ile tanışır. Tiffany bir iyilik karşılığında Pat’i karısıyla yakınlaştırmak için yardım etmek üzere Pat’e söz verir. Bu karşılıklı yardımlaşma aralarında bir etkileşim doğmasına katkıda bulunur. Pat rolüyle karşımıza çıkan Bradley Cooper, travma sonrası stres bozukluğu ve yıpranmışlığı oldukça etkili bir performansla yansıtıyor. Tiffany rolüyle Oscar’ı kucaklayan Jennifer Lawrence ise çılgın ama iyi niyetli, yine aynı şekilde yaşadıklarından dolayı psikolojisi bozulmuş bir kadını ustalıkla canlandırıyor. Birlikte üç farklı yapımda daha rol alan Cooper ve Lawrence ikilisi Hollywood’un en sevilen partnerlerinden.

9.Peter Parker ve Gwen – The Amazing Spider-Man (İnanılmaz Örümcek Adam) Serisi

Bir zamanların gözde Hollywood çifti Andrew Garfield ile Emma Stone’u buluşturan İnanılmaz Örümcek Adam, klasik süper kahraman hikâyelerinin bir başka versiyonu. Asosyal, içine kapanık bir genç olan Peter Parker, ailesi tarafından terk edilmiştir ve dayısı ile yengesi tarafından büyütülmüştür. Uzaktan uzağa Gwen adlı güzel bir kızı seven Peter ailesinin ortadan kaybolmasının ardındaki gizemi araştırırken kendini bambaşka bir serüvenin içinde bulur. Elde ettiği veriler onu Oscorp şirketine ve babasının eski ortağı Dr.Curt Connor’ın laboratuarına götürür. Artık Peter’ın dünyası eskisi gibi olmayacaktır… Bir çizgi roman uyarlaması olarak İnanılmaz Örümcek Adam, aksiyonu bol bir film. Andrew Garfield ve Emma Stone gerçek hayattaki birlikteliklerini beyaz perdeye yansıttıkları için olsa gerek filmdeki aşk fazlasıyla gerçekçi.

10.Tom ve Summer – 500 Days of Summer (Aşkın 500 Günü)

2009 yapımı bir romantik komedi olan 500 Days of Summer, romantizm unsurunu oldukça orijinal bir anlatımla sunarak bir farklılık ortaya koymayı başarıyor. Film Summer’a ilk gördüğü anda âşık olan Tom ile aşka inanmayan, bağımsız ve güçlü bir kadın olan Summer’ın “aşk” hayatını ilişkilerindeki farklı günlerden kesitlerle ortaya koyuyor. Summer her ne kadar aşka inanmasa da Tom ile aralarında inişli-çıkışlı ancak bir o kadar da eğlenceli bir ilişki bağı ortaya çıkar. Tom gün geçtikte Summer’dan etkilenmekte, Summer’ın onu bu hayatta mutlu edecek tek kadın olduğunu düşünmektedir. Bu ilişkinin sonu nereye gidecektir? Tom rolünde Joseph Gordon-Levitt, Summer rolünde ise Zooey Deschanel bulunuyor. En sevilen romantik filmlerin başında gelen 500 Days of Summer, birbirinin tam zıttı olan iki insanı bir araya getirerek aşk hakkında bir sorgulamaya gidiyor.