*Bu şiir 24 Mart 1927 tarihinde Hayat dergisinde, “Hocam Ali Canip Bey’e” ithafıyla yayımlanmıştır.
Kategori: Sabahattin Ali
Hastayım, hasta… Ölgün… Gördüm yüzümde bugün: Bir sürü buruşuklar… Daha yirmi yaşında Beliriyor karşımda, Siyahlaşan…
Karşımızda heykel gibi başı dik duran, Yüzümüze gururunun ışığı vuran Bir muallim, insanlığın itilâsıdır… Bir…
Yüzü parladı ayın, Bir ses geldi uzaktan: Hasta, yorgun bir kadın Şimdi çalıyor keman… Eriyor,…
Allah’ım!.. İşte bugün, Şu zavallı ömrümün En matemli bir günü. Elim böğrümde kaldım, Ben bugün…
Gün, parlayıp derinden, Kümesin üzerinden Gökyüzünün daldığı Boğucu karanlığı Dağıttı nefes, nefes… Önce uyandı kümes.…
Bir saat, ta uzaklarda ikiyi çaldı… Şehir artık kâbuslu bir uykuya daldı… Sarınarak ben de…
Güneş karşı dağlardan çıkarken yavaş yavaş Köprüde görülüyor hararetli bir telâş Kemerlerden geçerken zerzevat kayıkları…
Kalplere serptiği kıvılcımlardan Bir ışık yanıyor ya Abdülkadir… Gönüller zâtını bize aşk sunan Bi ilâh…
İnmiş sırtıma ömrün, İnsafsız bir kırbacı. Gördüm başımda bugün: Beyazlaşan ilk saçı. Şimdi bana hoş…