Biliyorum sonu yok ağrılarımın.
Ne kadar ilaç yeter hafifletmeye?
Kaç yara bandı yeter içimdekileri örtmeye?
Biliyorum sonu yok hatalarımın.
Bütün kırıkları gizliyorum içimde.
En büyüğü kendimde,
En derin haznesinde saklıyorum.
Sustukça üzerine basıyorum,
Battıkça daha çok kanıyorum.
Biliyorum,
Topal da olsa yürüyüşüm,
Kırık da olsa uçuşum,
Yine de vazgeçemiyorum.
Ne kadar acıyacağını biliyorum.
Ama yine de vazgeçemiyorum.
Nefes aldıkça yanan bir göğsüm olacak belki,
Yürüdükçe bükülen bir belim,
Konuştukça kesilen bir nefesim,
Belki sustukça ağlayan bir sesim olacak…
Ama yine de doğru olacaksa,
Hakkı anlatacaksa sözlerim,
Halimden anlaşılacaksam eğer bir gün,
Gözlerimden dökülecekse tek tek derdim,
Ve eğer bir gün toprak olacaksa bedenim,
Ruhum ebedi kalsın isterim.
Güneşe hasret kalmış bir mahkumun gözleri gibi,
Özgürlüğüm uçsuz bucaksız diyarlara ulaşsın isterim.
Hasretinden prangalar eskittiğim,
Gecelere sancılar çektiğim…
döne bilgin