Sanat… Her Daim

Geçmişten Geleceğe

Sanat… Her Daim

Milli ve manevi duygularımızı, derinlerde yaşayan bir milletiz. Tarih denizimiz bu duygular ile dolup taşmıştır. Coğrafyamızın her toprağında hakim olan farklı iklimler, bu duygularımızı zengin kılmış ve bizleri bu yönüyle diğer milletlerden ayırmıştır. Nâzım’ın dediği gibi, “Dört nala gelip Uzak Asya’dan Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket bizim…”

Bize ait olan bu memleketin tarihinde ve maneviyatında, derin duygu iklimleri var. Var olan bu iklimlerin, herhangi bir karşılığı maddi olarak yok. Bu yönüyle diğer milletlerden ayrılan bir zenginliğimiz var. Ancak gelin görün ki özellikle son dönemde bu zenginliğimizi, maddiyat odaklı düşündüğümüzü görüyorum ve bu beni ziyadesiyle üzüyor. Bizim sahip olduğumuz tarih, bizi biz yapan kültürümüz. Kültürün maddiyat ile ilişkilendirilmiş olması, en çok kültürümüze ve dolayısı ile tarihimize haksızlık.

Son dönemde Kültür ve Turizm bakanlığı, faaliyetleri ve etki alanları göz önüne alındığında, sadece Turizm alanında etkin görünüyor, bu etken durumu daha dominant olan taraf olarak da belirtilebilir. İki yıla yaklaşacak olan pandemi dönemi boyunca bu baskın olma halini daha net gördük. Birçok tiyatro salonu, perdelerini bir daha açmamak üzere kapatırken, otellerin müşteri sayılarının eksilmemesi için birçok politika hayata geçirildi. Turizm elbette önemli ülkemiz için ancak kültür sanat da aynı nispette önemli. Kültürün ve sanatın dünden daha ileriye gitmesi için de aktif politikalar üretilebilirdi, tek noktaya odaklanılmamış olsaydı.

Bugün bizler perdelerini açan tiyatro sahnelerine destek verebiliriz. Daha bilinçli ve daha sorumlu bir toplum bilincine ulaşmak için yola çıkabiliriz. Bu yolda atacağımız her adım, bilinçli toplum mottosuna, bizleri bir adım daha yaklaştıracaktır. Yarınlarımız için, gelecek olan güzel günler için kültürü ve sanatı, hayatımıza bizler empoze edebiliriz. Belki bir gün Kültür bakanlığı yeniden inşa edilir ve el birliği ile kültürü, sanatı ileri götürebiliriz. O güne kadar sanatla iç içe bir yaşam dilerim.

Sedat Can