Ağaçların seherî zirvesinde titreşiyor
Tuyûr-ı fânîye-i âlem-i tahayyül ü hâb.
Semâyı kaplayacak, şimdi gazeler gibi nûr
Zavallılar kalacaklar esîr-i ufk u türâb.
Ve onların gözü eyler nücûm-ı fecre itâb
Ve onların sesi eyler “nihâyet”i işrâb…
(Servet-i Fünûn, 17.08.1911)
Göl Saatleri, 1921