Delaunay

Ahşap kapı bir gıcırtıyla açıldığında genç adam ağırlığını üzerinde hissetmişti. Yüreğinde filizlenen korku, utancını gölgeleyebilecek kasvetteydi. Yapmamalıydı ama yapmıştı, mecbur kalmıştı. Onu içeri buyur eden beyefendiyi tanıyordu elbette, kendisini işe o almıştı. DeLaunay’ın sahibinin yokluğunda burayı idare etmekle yükümlü olan müdüre bu iş için minnettar olması gerekirdi ancak ihanetle süslemişti minnettarlığını. Mekânın sahibinin emri üzerine gerçekleşecek olan bu konuşma, genç adamı iliklerine kadar korkutuyordu.

Çağla Fulya

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.