Şekiltaşlarım

Duyduğum ilk anda sesine şimşekler çıkmamıştı henüz
Gözlerimde gölgenin isi tazeydi
Adım başı gökyüzünde
Senin gölgelerin beliriyordu
Anlıyordum
Uzaklaştıkça yakınlaştığını

Sana kollarımla uzanıyorum yittiğinde kokunun görüntüsü
Adımladıkça senin gözlerinde
Anlıyorum ki benim savaşım başlamıştı
Senin benimde işgalin

Koşup dalgalı sokak aralarından ulaşmıştık Galata’ya
Ve ilk öpücüğü kondurduğum vakit al dudaklarına
Sonsuzluğun uzamında bana ait oluşunun kanıtını taşıyacaktın
Uçuşan dudaklarına kondurmak için ilk öpüşlerimi kuşsal bir görünüme ihtiyacım vardı
Ben kuşun bedenine taktığımda dudaklarımı ak
Savaşım karşıtlığının savunucusu olmuştum

Oysa sen savaşım aşkıyla bütünleşmekteydin
Yakınlaşmak uzağındaydı senin
Ele geçmeyen sevinçlerle hüzün yığınlarının alışkanlığında
Sen ikircik yaşatmadan bana karıştın mehtabın gölgesine
Aşksal duruşunu kaybetmeden

Birbirimize yetmiş iki dilden daha yabancılaşımız
Bir lanet ihbarıdır
Oysa ben
Senin kokunu taşımasından Galata’nın taşına evrileceğim yarın
Ancak bugün seni kaybetmeyi göze alamamaktayım
Bırakışım kendimi ılgımca aşağı yuvalanışım
İlmin yedisi tutarsızlık çelişkisine dönüşür
Ön görülemez uçuşun ilk adımlarında

Oysa bir öğle esintisi saklamıştı seni
Kız kulesinin tutsak duvarlarına
Ama yılanın ihtirası avutur avuçlarımı
Kayıkta elma
Anlıyorsun sonraki gün taşı olmak için ışıksal kulenin
Beklemekteyim

O gelgitsel duruşunun esirliğinden
Gözlerim senden ayrılamamaktadır
İki oyuk yuvasıyla peşinde oluşu
Senin

Ak saraylarında kırmızı kamelyalar yükselirken
Kaldırım kenarında ışık bekçileri demetler halinde uzanıyordu
Seni arıyordum sokak sokak
Bir yıldızın parlaklığında

Bir renksiz kırlangıcın yuvasından
Uzanıyordu sana kutsallık
Çekingen bir sokulganlığın
Ilık gövdene yaslanışı nefes aralarında
Yaklaşıgenlik
Mesafeleri daraltıyor
Artık akik gözlerin soluğumda yeşeriyor
Ve ben seni yaşatmak uğraşına boğuluyorum
Kuşatılmış
Senin serseri ruhun tarumar bahçelerime bir yenisini ekiyor

Ben adını sormadığın sahibin
Seni zamanın uzamına bırakıyorum
Sonrasızlığı sonsuzluk olarak algılıyorsun
Huzur
Senin saklı düşlerinde

Gökkuşağına yabancı değil yalnızlığın
Aramaklı paydoslarında

Şimdi senin ahitlerinde hangi şekilsellikteyim

CanKuş

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.