Acıdır örtülen geceden üstümüze
Aç kapıyı bak ben geldim dercesine
Özgürlüğün adına yakışan kanatları
Sıralandı serçeler gönül penceresine
Yalancı gülüşler hep pusu kurdu
Zamana yenik düşmüş tüm gamzelere
Elde avuçta kalan bir boşluk
Çıkmaz bir sokak gibi
Acıdır kalan hasretten ömrümüze.
Esaretine alışmış kalp kafesinde
Yılları geçmişe kurban edilmiş
Soluk bir fotoğraf albümünün
Siyah beyaz renk cümbüşünde
Kuruyan bir yaprak misali
Acıdır savrulan geçmişten önümüze.
Bir bulut olsam yağmura aşık
Kaldırım taşımda adın yazılı
Gündüz gecenin hüznüne yanık
Belki bir ses arar belki bir soluk
Dinmek bilmez can kafesinde
Sevdadır düşen kaçsa da tüm yüreklere
Acıdır damlayan yaşaran gözlerimize
Unutma!
Her şey gelip geçince
Acıdır kavuşturan bedeni ölümsüze.
Aslı Çetinkaya