Sanat Ne İçindir?

Ünlü sürrealist ressam Salvador Dali’nin “Eriyen Saatler” tablosu dünyaca ünlüdür. Ressam bu tabloda saati zamanı simgeleyen bir metafor olarak tanımlamış ve sıcaktan eriyen saatler betimleyerek, aslında zamanın eriyerek avuçlarımızdan akışını tasvir etmiştir. Bugün dünyanın en ünlü tablolarından biri olan bu tablo elbette Salvador Dali ilk çizdiği zaman bu kadar ünlü ve tanınan bir tablo değildi. Hatta Salvador Dali’nin bu tabloyu çizdikten sonra 250 dolara sattığı söylenir. Düşünebiliyor musunuz? Dünyaca ünlü bir sanat eseri ve karşılığı sadece 250 dolar…

            Hiç düşündünüz mü? Sanatın gerçek değeri nedir? Ortaya konulan eserler bu eserlerin sanatçıları için çok değerlidir. Özellikle de manevi açıdan çok değerlidir. Fakat dışarıdan bakan insan için bu sanat eserleri ne kadar değerlidir? Bu soru işaretleri bizi tarihimizin en önemli sanatsal tartışmalarından birisine götürür. Sanat ne içindir?

            Osmanlı toplumu Tanzimat dönemiyle birlikte modernleşmeye başladığında sanat kavramına bakış açısı da değişmeye başlamıştı. Sanatın topluma bir mesaj verme kaygısı içerisinde olması gerektiği fikri hakim olmuş ve bu sebeple dönemin sanatçıları şu misyonu benimsemişlerdi: “Sanat, toplum içindir.” Aslında amaç sanatı bir araç olarak kullanarak kendi fikirlerini topluma yansıtmak ve toplumsal bir dönüşüm oluşturmayı amaçlamaktı. Fakat özellikle II. Meşrutiyet’in ardından gelen süreçte sanata bakış açısı hususunda farklı bir ses duyulmaya başladı: “Sanat, sanat içindir.” Yani sanatın ve sanatçının tek amacı sanat yapmaktır. Bu dönemde sanatçılar biraz daha içe dönmeye başlar. Sanat eserlerinde ruhsal ve psikolojik derinlik görülmektedir.

            Osmanlı Devleti hızla parçalanmaya giderken çetin savaşlar sürecine girer. Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşı, I. Dünya Savaşı, Milli Mücadele derken… Sanatın bambaşka bir gücü ortaya çıkıverir: “Sanat, milli ruh oluşturmak içindir.” Bu dönemde ortaya konulan sanat eserlerinin çoğu bağımsızlık konusuna odaklanır. Milli bir ruh oluşturmayı amaçlar.

            İlerleyen süreçte Cumhuriyet ilan edilir. Yeni bir devlet ve yeni bir toplumsal kimlik inşası söz konusudur. Bu dönemde yeni bir sanat algısı ortaya çıkar: “Sanat, muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak içindir.” Çünkü sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından birinin kesilmiş olduğu inancı hakimdir.

            Modernizm dönemi, post-modernist dönem, post-truth çağı derken… Sanat bir yılan misali defalarca gömlek değiştirecektir. Bazı dönemlerde çok farklı bulunacak ve ilgi görecektir. Bazı dönemlerdeyse boynu bükük kalacaktır ama insanların ruhuna işlemeyi her dönemde başaracaktır. Kimileri için amaçsız bir çaba olarak tanımlanacak, kimileri içinse her şeyin anlamı olacaktır. Ama bir şey hiç değişmez. Şu fani dünyadan herkes gelip geçecek ve biz kaçıncı yüzyılda yaşarsak yaşayalım, günün sonunda hep Beethoven dinleyeceğiz. İvan Ayvazovski’nin denizlerinde boğulacağız. İbrahim Çallı’nın çizdiği bir Milli Mücadele tablosunda savaşacağız. İnce Mehmet olacağız, romanımızı yazacaklar. Ümit Yaşar Oğuzcan’ın aynı şiirlerinde bulacağız aşkı…

            Şimdi soruyor musunuz? Sanat ne içindir ve ne anlama gelir? Sanat eserinin bedeli satın alan için 250 dolar, satan sanatçı içinse ölümsüzlük demektir. Peki mutluluğun resmini yapan Abidin… Bana 250 dolara ölümsüzlüğün resmini yapabilir misin?

Orçun Gül

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.