
Herkes benim kumarı, kumar için oynadığımı sanıyor. Halbuki ben kumarı, düşünmemek için oynuyorum. Ruhuma üşüşen sabit fikirlerin, beyin zarımı yırtan vehimlerin biricik ilacı olarak onu buldum. Kumar oynayamayacak hale geldiğim gün intihar etmekten başka çarem kalmayacaktır.
Böylesine bağlandığı kumardan ötürü, okumaya gittiği Paris’te gündüzü göremeyen şair, bu durumu da şöyle anlatıyordu:
Bütün bir mevsim Paris’te gündüz ışığını görmedim. Paris’te gündüz nasıldır, haberim olmadı. Gün doğarken yatıyor, gecenin başlangıcında da hafakanlarla yatağımdan fırlayıp kulübe koşuyordum.
necip fazıl kISAKÜREK’İN BOHEM YAŞANTISINDAN