Karın doyurmak için ihtikâre dek gideriz
Bugün bir ekmek için terk-i yâre dek gideriz
İnad edip bu sefâlet devâm ederse yine
Gıdâsı bol bulunan bir diyâre dek gideriz
Bu hâl-i cû’ kuruttu sirişk-i çeşmimizi
Bükâyı terkederek âh u zâre dek gideriz
Bakın ki fakrile düştük bu hal-i küfre fakat
Derûn-ı duzeh-i âteş-nisâre dek gideriz
Pelâspare-i süflî bedûş nâle begam
Gıdâ gıdâ diye ka’r-ı mezâre dek gideriz
1926
*Şairin 15 Mart 1926 tarihinde Çağlayan dergisinde yayımlanan şiiridir. Nâilî’nin gazeline nazire olarak yazılmıştır. Şiirde yaşanılan zorlukların mizah yoluyla aktarıldığı görülmektedir. Şiirin son beytinin son mısrasındaki Farsça ifade şairin klasik şiir bilgisinin olduğunu göstermektedir. Bu şiir Mey ve İlk Beyaz Saç şiirleriyle beraber Sabahattin Ali’nin Çağlayan dergisinde aşk temasını kullanmadığı şiiridir.