Kimi yazmayı sevdiği için yazar, kimi yazmadan duramadığı için. Adalet Ağaoğlu her ikisi!
Türk edebiyatında roman türünün önde gelen kalemlerinden Adalet Ağaoğlu, ömrünü yazmaya adamış bir yazardır. Romanlarıyla ön plana çıkmış olsa da edebiyatın pek çok alanında faaliyet göstermiştir. Yazma macerasına tiyatro ile başlayan Ağaoğlu, oyunlarıyla toplumsal konulara temas etmiş ve çağın dışında kalmış yargıların mağdur ettiği insanların yaşamını ele almıştır.

Yetmişli yıllara gelindiğinde Ağaoğlu yönünü romana çevirmiştir. Gerçeği bütün boyutlarıyla kavrayıp yansıtmayı amaçlayan yazar ayrıca romanın daha kalıcı bir eser olduğuna kanaat getirmiştir.
“Siyasi kısıtlamalar sonucu kitap kalıcıdır görüşüne inandım.”
Ölmeye Yatmak, Fikrimin İnce Gülü ve Bir Düğün Gecesi yazarın en bilinen romanlarındandır.
Yazmayı sevdiğini her seferinde dile getiren ve günlük tutmak için bile olsa yazmayı kesmeyen Adalet Ağaoğlu, yazmadan duramayan, yazmak için sürekli dürtüldüğünü hisseden bir yazardı. Bu ifadeleri paylaşırken yapmasının nedenini de şu şekilde açıklamıştı Adalet Ağaoğlu:
“Yazarak yaşadım, hep severek yazdım. Yazmak için bir şey beni hep dürtüyordu. Yazmadan duramıyordum. Yazarak öğrendiğim kadar hiçbir şeyden öğrenmedim.”