“Çalış, çalış ki yarın belki istirâhat için Bir istifâde edersin bugünkü sa’yinden…” Bir istifâde… yarın… belki… Ben bu elfazın Tazammun ettiği va’d-i ba’îde aldanarak Bugünkü zevkimi bir muhtemel sa’âdet için Tutup harâb edecek, sonra bir çocukcağızın Eliyle kırdığı kıymetli bir oyuncağına Tahassür etmesi tarzında girye-bâr olacak Kadar bebek değilim; nüsha-i hayâtın ben ; Bu gün önümde açılmış duran şu yaprağına Bugünkü ömrümü kaydetmek isterim; ferdâ, O bir cenîn ki bu günden tevellüd eyleyemez. Nasıl şu hâlimi atîye eylerim ki fedâ Geçen şü’ûn-ı hayâtım teceddüd eyleyemez?.. O gün derince düşünmüş, fenâ yorulmuştum, Ve: “Böyle boş yere koşturmadansa efkârı” Bütün hakâyıkı pâ-mâl edip atâletime “Biraz da râhatabaksam!…” demiş, bu safsatadan Başım döner gibi olmuştu, sanki sarhoştum; Sıcak da ayrıca te’sîr edip rehâvetime Bulunduğum yere bî-tâb düşmek üzre idim